Ioanna Kleftogianni, dün aldığı telefonla işsiz kaldığını öğrendi. Yaklaşık bir yıldır Sputnik Yunanistan’da çalışan Kleftogianni, Avrupa Birliği’nin Sputnik ve Russia Today (RT) için aldığı yasak sonrası işsiz kalan onlarca gazeteciden biri. Kleftogianni, AB’nin tavrını kınayarak bunun basın özgürlüğüne ve gazeteciliğe yönelik bir sansür olduğunu, AB’nin daha sonra bu gerçekle yüzleşmek zorunda kalacağını söylüyor.
‘ÖNCE ÇALIŞMAYA DEVAM DENDİ, SONRA YAYIN DURDURULDU’
Rusya’nın Ukrayna’ya başlattığı harekat sonrası başta AB olmak üzere pek çok ülkeden yaptırım kararları geliyor. Bunun son örneği Avrupa Birliği’nin Rusya merkezli Sputnik ve RT yayınlarına yönelik aldığı yasak kararı oldu. Yasak kararına gerekçe olarak RT ve Sputnik’in Rusya’nın Ukrayna’yı işgaline ilişkin sistematik dezenformasyon yapması gösteriliyor. Kararın AB’yi oluşturan 27 ülkede derhal yürürlüğe girmesi isteniyor. Buna göre, AB operatörlerinin herhangi bir RT ve Sputnik içeriğinin yayınlanması, kolaylaştırması veya başka bir şekilde yayılmasına katkıda bulunması yasaklanacak. Kararın ardından Sputnik, İspanya, Fransa, Almanya ve Yunanistan’daki yayınını durdurdu.
Yaklaşık bir yıldır Sputnik Yunanistan’da çalışan gazeteci Ioanna Kleftogianni şaşkın. Çünkü üç gün önce büro yöneticisinin çalışanları toplayıp bazı açıklamalarda bulunduğunu ve bu açıklamalar arasında “çalışmaya devam edileceği” bilgisi verildiğini belirtiyor. Kleftogianni, üç günde yaşanan gelişmeleri şöyle anlatıyor: “AB’nin kararı sonrası bizi bir araya topladılar. Orada çalışan yaklaşık 30 kişiyiz. Bize Moskova’nın verdiği karara göre AB yasak kararı alsa bile çalışmaya devam edeceğimiz söylendi. Bir ya da iki ay ara verme hali olsa da işimizi ve maaşımızı kaybetmeyeceğimiz ifade edildi.”
‘SOSYAL MEDYADA BASKIYA MARUZ KALDIK’
Kleftogianni, dün aldığı bir telefonla çalışmaya devam edildiği takdirde tutuklanma tehlikesi olduğunu, bu nedenle Sputnik Yunanistan’ın kapandığını öğrendiğini anlatıyor. Kleftogiann bir anda işsiz ve parasız kaldığı için üzgün ancak onu üzen başlıca şeyin sosyal medyada uğradıkları baskı olduğunu vurguluyor: “Sosyal medyada Sputnik çalışanlarına yönelik psikolojik baskı yapıldı. Bize suçlular için çalıştığımız ve işten ayrılmamız gerektiği yazılıyordu. Eğer işi bırakmazsak Putin’in işlediği suçları onayladığımız söyleniyordu. Her yerden bu şekilde baskı ve zorbalık görüyorduk. Dayanması güçtü gerçekten.”
Bu süreçte sendikalarından ve siyasi partilerden bekledikleri desteği bulamaktan da şikayetçi. Sendikanın konuyla ilgili yaptığı açıklamayı “problemli” bulduğunu belirterek şunları söylüyor: “Açıklama üzerine sendika başkanını aradım ve bunun adil olmadığını, Sputnik Yunanistan’da çalışanlara yönelik sanki bir ‘kıyım’ yapıldığını söyledim. Çünkü biz yalan haber yapmıyorduk. Sonra yeni bir açıklama yazıp yayınlamak zorunda kaldılar. Yayınladıkları açıklamada bizim yalan haber yapmadığımıza vurgu yoktu, özgür gazeteciliğin yapılmasına yönelik müdahaleler olduğu ve bunun sonucunda insanların işlerini kaybedeceği belirtildi. Biz AB’deki problemler ya da Türkiye’deki gelişmelerle ilgili haberler yapıyorduk ya da her görüşten siyasetçilerle röportajlar yapıyorduk. Rusya ile ilgili haberler merkezden geliyordu. Partilerin tavırlarını da paylaşmak istiyorum. Syriza’ya konuyla ilgili bir açıklama yapıp yapmayacaklarını sordum, bir kelime bile etmediler. Panhelenik Sosyalist Hareket (PASOK) de AB’nin bu tavrına karşı bir açıklama yapamayacağını söyledi. Komünist Parti ve Yanis Varufakis’in partisi MeRA25 gazetecileri ve basın özgürlüğünü destekleyen açıklamalar yaptılar.”
‘BU TAVRI AB’DEN BEKLEMİYORDUM’
AB’nin yasak tavrının sansür anlamında yeni bir kapı açtığını anlatan Kleftogianni, bunu AB’den beklemediğini söylüyor. “Belki Erdoğan yapabilirdi ama AB değil” diyen Kleftogianni, özgür gazeteciliğe vurduğu darbe ve uyguladığı sansür nedeniyle AB’nin gelecekte bununla yüzleşmek zorunda kalacağını dile getiriyor.
Putin’in savaşına karşı olduğunun altını çizen Kleftogianni, bunu Sputnik’te dile getirebildiğini söylüyor. Çalışanlara Sputnik’in tekrar açılmayacağı bilgisinin verildiğini söyleyerek ne yapacağı konusunda kararsız ve çaresiz: “Mesela CNN’e iş için gitsem, Sputnik’te çalışmış olmam sorun olacak. Bu nedenle kendimi çaresiz hissediyorum. Ukrayna sınırına gidip freelance olarak çalışmayı ve yaptığım haberlerden para kazanmayı umuyorum. Sadece ben değil, 30 kişi bir anda işsiz kaldı. Moskova’daki Sputnik merkezinden eğer çalışmaya devam etmek istiyorsak Moskova’ya gidebileceğimiz söylendi. Benim bir çocuğum var. İş için Moskova’ya yerleşemem. İki hafta önce babamı kaybettim, şimdi de bu. Gerçekten ne yapacağımı bilmiyorum.”