ANKARA – Memleket Partisi Genel Lider Vekili ve Parti Sözcüsü Gaye Usluer, partisinin genel merkezinde gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. 31 Mart tarihinde kabul edilen Seçim Kanunu’nun türel değil siyasi olduğunu lisana getiren Usluer, ”Siyasi partilerin seçime girebilmesi için küme kurma kaidesi kaldırıldı. Vilayet ve ilçe seçim heyeti liderleri 1. sınıf yargıçlar ortasından kura ile belirlenecek. Öncelikle şunu söyleyelim bu kanun değişikliği tüzel kıymetlerden fazla siyasi emellerle yapılan bir düzenlemedir. Kimse bir kamusal faydadan bahsetmesin” dedi.
‘PARTİLİ YARGIÇLARIN KURALLARA BAŞKANLIK EDECEĞİ YORUMLARI ÖNEMLİ’
Bir sonraki seçimde Türkiye’nin ana gündeminin seçim güvenliği olacağını belirten Usluer, “Esasında Türkiye’de seçim güvenliği her periyot farklı tartışmalarla gündem olmuştur. Bugüne kadar çöpte yakılmış halde bulunan oylar, mühürsüz oy pusulalarının kabulü, oy sayımında usulsüzlük üzere birçok tezin nasıl tartışma yarattığını hatırlayalım. İşte tüm bu tartışmalar, AK Parti ve MHP’nin hazırladığı yeni seçim yasasının TBMM’de kabul edilmesiyle daha da büyüyecek. Bilhassa seçim konseyi lider ve üyelerinin ‘en kıdemli hâkimler’ yerine birinci sınıf yargıçlar ortasından ‘kura’ ile belirlenecek olması, ‘partili’ yargıçların heyetlere başkanlık edeceği’ yorumları değerlidir. Önemsenmelidir” diye konuştu.
AK Parti ve MHP’nin Meclis’e getirdiği seçim kanununa ait değerlendirmelerde bulunan Usluer’in açıklamalarının satır başları şöyle:
CUMHURBAŞKANININ SEÇİM YASAKLARINDAN MUAF OLMASI KABUL EDİLEMEZ: Yeni maddeyle birlikte cumhurbaşkanının seçim yasaklarından muaf olması ne demek? Cumhurbaşkanı, birebir vakitte bir siyasî partinin genel lideri olmasına karşın propaganda süreci boyunca seyahatlerinde makam araçlarını kullanabilecek, resmi merasimlere ve açılışlara katılabilecek, devlet imkanlarıyla ziyafetler verebilecek. Eşitlik prensibine terstir, kabul edilemez.
AK PARTİ VE MHP SEÇİMLERİ SANDIKTA DEĞİL MASADA KAZANMA ÇALIŞMASI YAPTI: Bakınız seçim kanunları, temsilde adalet ve idarede istikrar prensiplerini bağdaştıracak biçimde düzenlenir. Kanunun maksadı, anayasada belirtilen hedeflere uygun olup, kısaca kamu faydasına olmalıdır. Yasama organındaki çoğunluk, bir kanunu yalnızca kendi politik çıkarlarını korumak maksadıyla yapmamalıdır. Ana prensipler bunlar olmalıyken bu maddeyle AKP ve MHP seçimleri sandıkta değil de masada kazanmalarını sağlayacak Anayasaya karşıt bir mühendislik çalışması yapmışlardır.
ÖNÜMÜZDEKİ SEÇİMİN KAZANANI TOPLUMSAL MUTABAKATI SAĞLAYAN OLACAKTIR: Bu kanunla ne temsilde adalet ne de idarede istikrar sağlanamaz. Macaristan modelinin işaret ettiği üzere; önümüzdeki seçimlerin kazananı ‘o gitsin biz gelelim’ anlayışı değil, ‘kötünün uygununa razı olun’ anlayışı değil. Toplumun ihtiyaçlarına, toplumun hassasiyetlerine içtenlikle tahlil üreten, toplumsal mutabakatı sağlayanlar olacaktır.” (DUVAR)
